Modanın geleceği için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek, moda tüketicisi tarafında öncelikle bilinçli kararlar vermek ve sürdürülebilir markaları tercih etmek anlamına geliyor. 2020 yılı başından itibaren pandeminin de etkisiyle tüketicide büyük bir farkındalık uyanmaya başladığından, gün geçtikçe alım gücü artan Z kuşağının çevre dostu moda isteğiyle sektörü her geçen gün biraz daha dönüştürdüğünden “Sürdürülebilir Moda ve Bilinçli Tüketici” içeriğimizde detaylıca söz etmiştik.
Bir markayı çevre ve insan dostu yapan sürdürülebilirlik kriterlerini sizin için sıraladık. Moda alışkanlıklarınızı değiştirmek, modadaki değişimin ve dönüşümün bir parçası olmak istiyorsanız, ihtiyacınız olan parçaları bu kriterleri gözeten markalardan satın almaya özen göstermelisiniz.
Çevre Dostu Materyaller
Hem insan sağlığını tehdit eden, hem üretim süreçlerinde çevreyi toksik kimyasallarla kirleten sentetik materyaller yerine doğal materyaller kullanmak, başlıca sürdürülebilir marka kriterlerinden. Ancak size şunu hatırlatmak isteriz: Her doğal materyal çevre dostu değildir. Bunun en çarpıcı örneği ise geleneksel yöntemlerle yetiştirilen pamuk. Yetiştirirken çok fazla sulama gerektiren pamuğun yetiştiği bölgelerde su kaynakları kuruyor, kullanılan ilaçlar tarım işçilerini hasta ediyor, toprak ve su kirleniyor.
Organik pamuk, geri dönüştürülmüş pamuk, boyanmamış keten gibi çevre dostu materyaller ise tekstilde sıklıkla kullanılan çevre dostu materyaller olarak karşımıza çıkıyor.
Geri Dönüştürülmüş Materyal / Geri Dönüştürülebilirlik
Çevre dostu materyallerden söz etmişken, doğaya en az etkisi olanın geri dönüştürülmüş materyaller olduğunu vurgulamak isteriz. Yeniden üretmek yerine , zaten üretilmiş bir hammaddenin dönüştürülmesi ve yeniden kullanılması daima daha çevre dostu bir çözüm sunuyor. Bunun yanı sıra üretim yapılan materyal ve kumaşların geri dönüştürülebilir olması da önemli bir sürdürülebilirlik kriteri. Henüz tasarım aşamasında bir gün kullanım ömrü dolunca ne olacağı düşünülerek yapılmış parçaların dönüştürülebilir olması, markayı sürdürülebilirlik konusunda öncü yapıyor.
İleri Dönüşüm
İleri dönüşüm de en az geri dönüşüm kadar çevreyi gözeten ve modanın karbon ayak izini azaltan bir yaklaşım. Sürdürülebilir moda markası Knot_X geçtiğimiz yıl tekstil üreticilerinden artık kullanılmayan yün iplikleri toplamış ve bu iplerden ürettiği bir koleksiyon hazırlamıştı. Bu ve benzer ileri dönüşüm modellerinin yakın gelecekte modayı şekillendirecek yaklaşımlar olduğunu düşünüyoruz.
Düşük Karbon Salınımı
“İklim Krizine Çözüm Olacak İyi Moda Tercihleri” içeriğimizde sıcaklık artışının 1.5 derecenin altında kalması için karbon salınımının 2030 yılına dek %45 azaltılması, 2050 yılına dek ise sıfıra inmesi gerektiğinden söz etmiştik. Modanın karbon ayak izini düşürmek zorundayız. Atık yönetimi yapan, taşıma ve kargo sistemlerini düşük karbon sistemlerle yenileyen, daha az karbon salınımı yapan doğa dostu materyaller kullanan markalar sürdürülebilirlik konusunda gerçek adımlar atarak modanın karbon ayak izini düşürüyor.
Doğa Dostu Paketleme
Plastiksiz paketleme, sürdürülebilir markaların en büyük hassasiyetlerinden biri. Prana’nın başlattığı Responsible Packaging Movement gibi hareketler markalar arasında yayılıyor. Tek kullanımlık plastikler her geçen gün azalıyor, yerine karton kutu, kağıt gibi geri dönüştürülebilir materyaller tercih ediliyor.
Etik, Adil Koşullar
Modanın en büyük problemlerinden biri, üretim yoğun ülkelerde uygulanan insanlık dışı diyebileceğimiz çalışma koşulları. Küçücük, can güvenliği olmayan atölyeler, düşük ücretler, cinsiyet eşitsizliği ve dahası, bu sistemin sürdürülebilir ve doğru olmadığını açık bir şekilde gözler önüne seriyor.
Bangladeş’te Benetton, Bonmarché, The Children’s Place, Joe Fresh, Mango, Matalan and Primark gibi markalar için tekstil üretimi yapılan Rana Plaza’nın riskli bir yapı olduğu ve tahliye edilmesi gerektiği söylenmiş ancak üretimi kesintiye uğratmamak adına, bina boşaltılmamıştı. Hemen ardından 24 Nisan 2013’te Rana Plaza’nın çökmesiyle yüzlerce insan yaşamını yitirmiş, bu büyük trajedi modada adil ve etik koşullar için acilen adımlar atılması gerektiğini ortaya koymuştu.
Döngüsel Sistemler ve Atık Yönetimi
Döngüsel sistemlerin modanın geleceği olduğundan ve modanın karbon ayak izini düşürmede kilit rol oynadığından blog içeriklerimizde söz etmiştik. Hep söylediğimiz gibi: Bir ürünün kullanım ömrünü doldurunca ne olacağı da, üretim süreci kadar önemli. Ve bir marka üretim atıklarını ne kadar azaltıyorsa, atıl ürünlerini ne kadar doğru değerlendiriyorsa, atıklarını ne kadar geri dönüştürebiliyorsa o kadar sürdürülebilir diyebiliriz. Bizim de Nivogo olarak markalara sunduğumuz fırsat aslında tam olarak bu, detaylar için blog içeriğimizi inceleyebilirsiniz.
Sürdürülebilir moda için artık üretim, satış ve tüketim aşamalarının sürdürülebilir olduğu bir tanımdan söz ediliyor. Yani bu kriterlere uygun sürdürülebilir markalardan alışveriş yaptıktan sonra sıra, tüketicinin aldığı kıyafetlere iyi bakıp uzun süre kullanması, onları kullanım talimatlarına uygun yıkaması ve onarması gibi sorumluluklarına geliyor. Son olarak şunu da hatırlatmak isteriz: Sürdürülebilir moda alışkanlıkları kazanmak, tüketicinin günlük yaşamında küçük ve temel yaşam tarzı değişiklikleri anlamına geliyor ancak küçük de olsa atılan her adım gezegenin geleceği için fark yaratıyor.